Deprem sonrası prefabrikte eğitim veren kolejin hedefi, kalıcı binaya kavuşmak: Küllerinden doğan okul

Ata Koleji Vakfı Başkanı Dr. Cem Tosyalı ve okul müdürü Şenda Solmaz ile önce hasarlı tarihi binayı görmeye gidiyoruz. Bina 1908 yılında inşa edilmiş ve mülkiyeti belediyeye ait. Belediyeden 1962 yılında kiralanarak eğitim hizmeti vermeye başlayan okul, depremde büyük ölçüde yıkılmış. Dr. Tosyalı şöyle devam ediyor: “Ata Koleji’nin okul zili yıllarca ezan, çan, hazzan seslerine karışmış, Müslüman, Hıristiyan ve Yahudi öğrencileriyle Antakya’nın hoşgörü kenti olduğunun örneği olma vasfını taşımış ve taşımaktadır. Depremde 26 öğrencimizi, iki öğretmenimizi ve iki çalışanımızı kaybettik. O dönemdeki vakıf başkanımızı da depremde kaybettiğimiz için hiç ara vermeden okulu yeniden açmak ve prefabrik yapıyı inşa etmek için prosedürleri aşmak hiç kolay olmadı. Prefabrik bina bağışlarla yapıldı.”

ÖĞRENCİLER DEPREMZEDE

Prefabrik okulda kullanılan eşyanın çoğu binanın enkazından çıkarılmış, koltuklar, sehpalar, dolaplar, resimler temizlenmiş, kimisine yeni yüzler geçirilerek kullanılır duruma getirilmiş. 230 öğrencili okulda 15 derslikli ana bina dışında yine prefabrik yapılarda yemekhane, kütüphane, müzik, resim ve robotik kodlama atölyeleri, fen bilimleri laboratuvarı, oyun parkı ve basketbol sahası var.

Okuldaki öğrencilerin hepsinin depremzede olduğunu hatırlatan Dr. Tosyalı, “1962’den beni Antakya’nın simgesi Ata Koleji’nin varlığını sürdürememesi neredeyse tamamı yıkılmış kadim kent Antakya için önemli bir kayıp olacaktı. Bu yüzden ‘Ata Koleji yaşayacak’ dedik ve bu umuda tutunup okulumuzu açtık. Şu an en önemli hedefimiz kalıcı binamızı yaptırabilmek” diyor.