Ümit Özdağ’dan AKP ve MHP’ye makûs haber: ‘Oylarında trajik bir düşüş yaşanacak, Haziran 2015’ten çok daha üzücü olacak’

Zafer Partisi Genel Lideri Ümit Özdağ, partisince düzenlenen Tarım Çalıştayı’nın akabinde, Milliyetçi Kongre Derneği’nin TBB Litai Konukevi’nde düzenlediği kongreye katıldı.

Özdağ, İYİ Parti Genel Lideri Müsavat Dervişoğlu’nun da katıldığı kongrede yaptığı konuşmada, birinci Türk Dünyası Kurultayı’nın 1992’de Antalya’da yapıldığını belirtti.

Müsavat Dervişoğlu’na, “Siz de oradaydınız sanırım” diye seslenen Özdağ, bir otelin bahçesine kurulan otağda bir ortaya geldiklerini anlattı. Özdağ, şöyle devam etti:

“Türk Dünyası’nın dört bir yanından temsilciler konuşacaklar. Tuva temsilcisi geldi, konuşmasını yapmak için ve dedi ki: ‘Biz Tuva Türkleri kendimizi dünyadaki tek Türkler sanıyorduk.’ Sonra durdu, ‘Biz ne kadar çokmuşuz meğer’ dedi. Aslında milliyetçiler de çok, Tuva Türkleri üzere. Birçok çalışma ortaya koyuyor. Türk milletinin büyük bir kısmı, Atatürkçü ve Türk milliyetçisi çizgide olduğunu, böyle hissettiğini tabir ediyor. Fakat bu çok olumlu bir taban. Eğer bu kadar insan, kendisini mesela Marksist olarak tanımlasaydı Türk milliyetçileri olarak, bu kitleye ulaşmamız, iletilerimizi vermemiz, ikna etmemiz çok güç olurdu. Ancak kendisini Türk milliyetçisi olarak tanımlayan, Atatürkçü olarak tanımlayan bu kadar geniş bir kitleye bu kadar olumlu kaidelerde gereğince ulaşamıyorsak, sorun kitleden çok ulaşmada bizim verdiğimiz iletilerde olsa gerek.

“TARİH BİZİ HAKLI ÇIKARDI”

Türk milliyetçileri olarak tarihin değişik vakitlerinde Türkiye’ye yönelik ulusal güvenlik tehditleri konusundaki görüşlerimizi siyasete faal bir biçimde taşıdık. Bunu da küçümsemeyelim, tarih bizi haklı çıkardı. Herkes, Türk dünyasını unutmuşken merhum Türkeş, Türk dünyasını bir politik proje haline getirdi. Sovyetlerin yıkılacağını, Mustafa Kemal Atatürk’ten sonra siyasete taşıyan ikinci başkan oldu. Türkiye’ye yönelik Marksist bir örtülü istilaya, ‘Türkiye’nin Afganistanlaştırılması projesine’ muvaffakiyetle direndi. Ve Sovyetlerin çöküşü, Afganistan’da başladı. Şayet Türkiye ikinci bir Afganistan olsaydı Sovyetler çöker miydi? Çok şüphelidir.

Yani Türk milliyetçileri, ulusal güvenlik sorunlarını anlatırken, izah ederken ve mücadelesini verirken bu, boşa bir mücadele değildi. Yeniden Türk milliyetçileri, Türk dünyasının mücadelesini verirken biraz evvel bahsettiğim 92’de bir otağın içerisinde Türk dünyasının değişik yerlerinden gelmiş bir ortaya gelmiş beşerler, ‘Ya aslında biz ne kadar çokmuşuz’ derken bugün gelinen nokta, Birleşik Türk Devletleri Teşkilatı’dır.

“TARİHİN HAKİKAT YANINDA OLDUĞUMUZ İÇİN SİYASİ GAYRETİNİ VERDİĞİMİZ BAYRAĞI, TARİH ABDULLAH GÜL’E ÇEKTİRDİ”

İstanbul’da, bir yerden bir yere intikal ediyorum. O zaman Türk Keneşi Başkanı olan Büyükelçi beni aradı. ‘Ümit Bey, sizi yarın saat 14.00’te bir toplantıya, Keneş’e davet etmek istiyorum’ dedi. Dedim ki ‘Sayın Büyükelçim, maalesef yarın o saatte bir öteki vilayette olmak zorundayım. Fakat merak ettim, neden davet ediyorsunuz?’ Dedi ki ‘Türk dünyasının ortak bayrağını göndere çekeceğiz. Sizin de orada olmanız gerektiğini düşünüyorum.’ ‘Çok teşekkür ediyorum. Sahiden orada olmalıyım fakat merak ettim kim çekecek Türk dünyasının ortak bayrağını?’ dedim. ‘Cumhurbaşkanımız Abdullah Gül’ dedi. Ben de sizin üzere gülümsedim. Gördünüz mü, biz, tarihin doğru yanında olduğumuz için siyasi uğraşını verdiğimiz bayrağı, tarih Abdullah Gül’e çektirdi.

İki, orduyu Şam’a yollamak isteyenler, şükürler olsun orduyu Bakü’ye yolladılar. Bunun için de alkışladık, değil mi? Çünkü tarih, bizi haklı çıkardı. Fakat beşerler, seçmen, yalnızca tarihin haklı çıkardığı büyük sıkıntılara bakarak oyunu vermiyor; gelecek 100 yıl sonrasına da oy vermiyor seçmen. 10 yıl sonrasının projesini de satın almıyor. Seçmen, buzdolabina koyacağı peyniri, tereyağını, zeytini ve domatesi satın alıyor ve oyunu da buna göre veriyor. Sanıyorum, bizim en büyük eksiğimiz olan nokta bu, seçmenlere ulaşmada. Bu da telafi edilemeyecek bir konu değil. Telafi edilebilir.

“DEM OYLARINI YÜKSELTECEK; AK PARTİ VE MHP’NİN OYLARINDA TRAJİK BİR DÜŞÜŞ YAŞANACAK”

Peki, bütün bu süreçte bilhassa seçimler yaklaşırken, Türk milliyetçilerinin iktidarı çok uzak bir proje mi? Hayal mi? Bence değil. ‘DAM ittifakı’ gidiyor. Yani DEM Parti, AK Parti ve MHP’nin oluşturduğu ‘DAM ittifakı’ gidiyor. Bu ittifakın bir partisi oylarını yükseltecek; DEM Parti… DEM’in oyu, 2013 Haziran’ında olduğundan daha fazla olacak bu süreç bu türlü devam ederse. 2015 Haziran’ında DEM, en yüksek oyunu almıştı, yüzde 13,5. Ancak AK Parti ve Milliyetçi Hareket Partisi’nin oylarında trajik bir düşüş yaşanacak, onlar açısından. Haziran 2015’ten çok daha üzücü olacak. Onlar, iktidardan gideceklerini gördüler de problem muhalefetin iktidara nasıl geleceğini tespit etmesi. Ben de bu noktada diyorum ki ‘Herhalde Devlet Bahçeli ile Abdullah Öcalan’ın birbirlerine övgüler düzerek kol kola girmiş oldukları bir siyasi ortamda, biz de Müsavat Başkan’la birlikte kahve içeriz.”

Özdağ’ın bu son sözleri, salonda alkışlarla karşılandı. Özdağ, Müsavat Dervişoğlu’nun konuşmasını dinledikten sonra kongreden ayrılacağını açıkladı.

Özdağ, partisinin Gençlik Parkı’nda düzenlenen “Tarım Çalıştayı”na döneceğini belirterek, “İktidara gelmenin planını yapmak değil, iktidara geldikten sonra neler yapacağımızın da planını yapmak gerekiyor. Zafer Turizm hazır. Artık bahis öbür sorunlara geçiyor” dedi.