Antakya’nın sesi Roma’da yankılandı: Şarkı söylemek umuttur

Antakya’nın sesi Roma’da yankılandı: Şarkı söylemek umuttur

Sezgin Suna ve Natali Sovuksu, yıllardır Antakya’da koro müziğine ışık tutmaya gayret ediyor. Başta Yağmur olmak üzere birçok öğrencisini kaybettikleri Hatay depreminde annesiyle enkaz arasından çıkan Suna ve eşini, tüm varlığını kaybeden, günlerce hastanede kalan Sovuksu’nun çabaları takdire değer.

Anımsayalım, 13 yaşındaki Yağmur, annesiyle dört gün yaşam mücadelesi verdi. Yığınlardan çıkarıldı ama yaşama tutunamadı. Müziği çok seven Yağmur, Antakya Polifonik Korolar Derneği’nde (APKORD) Suna ve Sovuksu’nun öğrencisiydi. Yağmur, annesinin yazdığı, kendisinin bestelediği şarkısını koroyu kuran Hatay Mustafa Kemal Üniversitesi Antakya Devlet Konservatuvarı Koro-Ses Eğitimi öğretim görevlisi, müzisyen Sezgin Suna’ya vermiş ve dileği gerçek olmuştu. Türkiye o şarkıyı söyledi. Şimdi ise hayata tutunan çocukların hayali gerçek oldu.

DAYANIŞMA

Türkiye’den APKORD Regularis Gençlik Korosu, Almanya’dan Frankfurter Sparten SKV 2028 E.V. Korosu ve İtalya’dan Il Coro Che Non C’è (Roma), Filistin halkına destek amacıyla düzenlenen özel bir dayanışma konserinde buluştu.

“Concerto per Gaza” başlıklı konser, Roma’nın tarihi dokusunu yansıtan Oratorio del Caravita’da (Church of Caravita) yapıldı. Geceden elde edilen tüm gelir, Filistin halkının mücadelesini desteklemek üzere bağışlandı.

Üç farklı ülkenin korolarını aynı sahnede bir araya getiren bu anlamlı etkinlik, müziğin birleştirici gücünü bir kez daha gözler önüne serdi.

Bu gelişmeleri değerlendiren müzikolog Ersin Antep’in dediği gibi: “Suna’nın ve Sovuksu’nun bu inanılmaz çabası tek bir cümleyle açıklanabilir: ‘Müzikten ve özellikle koro müziğinin enerjisinden, gençlerle güç bulmak, dünyadaki varlıklarının anlamını ertelemeden yansıtmak.’ Halen zorlu koşulların sürdüğü haberlerini aldığımız Hatay’dan Roma’ya götürülen ışık, Antakya’nın uygarlık ışığıdır ve Filistin’e iyi gelmesi temennisi içerir. Var olsunlar!”

2015 YILINDA KURULDU

Antakya Polifonik Korolar Derneği (APKORD), 2015 yılında kuruldu. Deprem sonrası dönemde kültürel dayanışmayı ve müziğin iyileştirici gücünü ön plana çıkaran projelere imza atıyor. Her performansında, müziğin sınırları aşan bir dil olduğunu vurgulayan APKORD Regularis korosu üyeleri, “Şarkı söylemek sınırları aşar ve umut verir” mottosuyla yola devam ediyor.

Antakya Polifonik Korolar Derneği Başkanı Sezgin Suna, projenin Alman Frankfurter Spatzen Korosu Derneği Başkanı Iris Wolter ile işbirliği içinde başlatıldığını belirterek sözlerine şöyle devam ediyor: “Antakya Polifonik Korolar Derneği’nin koro üyeleri, deprem nedeniyle Türkiye genelinde (İzmir, Tekirdağ, Ankara, Samandağ, İskenderun, Adana, Mersin vb.) dağılmış durumda. Koro, bir yıl boyunca çevrimiçi çalışmalarla turneye hazırlandı. Ben Antakya’ya dönerek konteynerde kalıyorum ve yüz yüze çalışmaları sürdürüyorum, dağılan çocuklarla ise çevrimiçi devam ediyoruz.

14-17 yaş arası 22 çocuktan oluşan koro Antakya’dan yola çıktı. Almanya, Frankfurt’a vardık ve Alman korosuyla kamp dönemi başladı. Ortak repertuvar çalışmaları yaptık. İlk konseri Frankfurt’ta Santa Familia Kilisesi’nde verdik. Frankfurt Belediyesi’nde ise Türk kökenli meclis başkanı ev sahipliğinde söyleşi ve ikinci konser düzenlendi. Sonra Roma’da, İtalyan korosu I Coroche Nonce ile Filistin halkına yardım ve dayanışma amacıyla bir kilisede konser verdik. Konserde üç koro da kendi eserlerini seslendirdi, ortak şarkılar söyledi ve finalde Michael Jackson’ın ‘We Are The World’ şarkısı seslendirildi.”

IŞIK…

Bu konserde, kilisenin papazının, Filistin’deki durumu aktaran duygu yüklü bir konuşma yaptığını vurgulayan Suna, “Roma’nın 90 km kuzeyindeki 2009 depreminde yıkılan L’Aquila şehrini ziyaret ettik. Burada yerel çocuklarla ‘Umut Işığı’ projesi kapsamında ortak bir performans sergiledik. Son olarak koro, Roma’dan İstanbul’a gelerek turneyi tamamlayacak” diyor.

Amaçlarının, depremden etkilenen çocukların yaşadıkları travmaları atlatmalarına, şehir dışına çıkarak farklı deneyimler kazanmalarına yardımcı olmak olduğunun altını çizen Suna, “Çocukların Alman ve İtalyan korolarıyla kaynaşması, ortak şarkılar öğrenmesi ve dil alışverişinde bulunmasıyla kültürel köprüler kurmuş olduk. Frankfurt Belediyesi Meclis Başkanı Hilime Arslaner bize çok sıcak davrandı, hele Yağmur’un şarkısını gözyaşları içerisinde dinledi” diyor.