Darp edilerek öldürülen gazeteci, aktivist Hakan Tosun son yolculuğuna uğurlandı: ‘Deliller karartılmasın’
İstanbul Esenyurt’ta uğradığı saldırı sonucu yaşamını yitiren çevre aktivisti ve gazeteci Hakan Tosun, dün son yolculuğuna uğurlandı.
Arkadaşları, meslektaşları ve kitle örgütleri, ilk olarak Nurtepe Metro Durağı’nda bir araya geldi. Buradan cenaze töreninin düzenleneceği Kâğıthane Cemevi’ne yürüyen binlerce kişi “Doğayı, Hakan’ı katledenler aynı” ve “Hakan için adalet, doğa için adalet” sloganları attı.
Katılımcılar ellerinde, “Gazeteci cinayetleri politiktir”, “Hakan için adalet” ve “Doğa için, yaşam için, Hakan için yürümeye devam edeceğiz” yazılı dövizler de taşıdı. Cenaze programının düzenlendiği bölgedeki geniş güvenlik önlemleri alındı, çok sayıda polis de alanda konuşlandırıldı.
Kalabalık grup, kortej halinde cemevine yürürken burada düzenlenen törende Tosun’un ailesi ve arkadaşları konuştu. Tosun’un kız kardeşi Öznur Tosun, “Biz onun hesabını, adaletini bu dünyada soracağız ama bunu yapanlar bunun vebalini öbür dünyada verebilecekler mi?” diye sordu. Hakan Tosun’u uğurlamaya gelen herkese teşekkür eden Öznur Tosun, “Hakan Tosun yaradılanı yaradandan ötürü sevdi. Her canlıyı sevdi. Börtünün, böceğin, kesilen ağacın bile yasını tuttu. Ama siz bu yası tutabilecek misiniz? Bunun hesabını verebilecek misiniz? Buna yüreğiniz, onurunuz gururunuz var mı? İnsan olmanın ne demek olduğunu bilen herkesin başı sağ olsun” dedi. Tosun’un cenazesi, cemevindeki törenin ardından Ayazağa Mezarlığı’nda toprağa verildi.
YENİ KAYITLAR DOSYADA
Öte yandan Tosun’un olay sırasında yanında bulunan telefonu ve kamerası da günlerdir savcılığa ve ailesine teslim edilmemişti. Anma töreni esnasında telefon ve kameranın nihayet savcılığa teslim edildiği belirtildi. Ancak Tosun’un hastaneye götürülürken yanında olan çantasında olduğu belirtilen kimliğine henüz ulaşılamadı. Tosun’un öldürülmesi hakkında günler sonra bir açıklama yayımlayan Emniyet, Esenyurt’ta 12 farklı kameraya ait görüntünün dosyaya eklendiğini duyurdu.
Yapılan açıklamada, “Olay yeri yakınındaki bahse konu işyerinde bulunan güvenlik kamera kayıt cihazı da olaydan hemen sonra incelenmiş ancak cihazın kayıt yapmadığı tespit edilmiştir. İşyerinin yanında bulunan başka bir işyerine ait olay anını gören video kaydı temin edilmiş ayrıca bahse konu olayla alakalı 300 saatlik görüntü incelemesi yapılmış, 12 farklı kameraya ait görüntüler tahkikat dosyasına eklenmiştir” ifadeleri kullanıldı.
Yaşam hakkı savunucuları, dünyada olduğu gibi Türkiye’de de hedef olabiliyor. Antalya Finike’de taş ve mermer ocaklarına karşı yaşamı savunan Aysin ve Ali Ulvi Büyüknohutçu çifti 9 Mayıs 2017’de Finike’ye bağlı Kızılcık yaylasındaki evlerinde öldürülmüştü. Artvin Cankurtaran’da Reşit Kibar, doğasını ve yaşam alanlarını savunurken 3 Eylül 2024’te katledilmişti.