Haftanın yeni filmleri ‘Sonsuza Dek’, ‘DJ Ahmet’ ve ‘Erken Kış’ vizyonda: Benzersiz bir aşk üçgeni

Haftanın yeni filmleri ‘Sonsuza Dek’, ‘DJ Ahmet’ ve ‘Erken Kış’ vizyonda: Benzersiz bir aşk üçgeni

Yönetmen David Freyne Hollywood’da giderek daha az romantik komedi çekildiğinden, klasik Billy Wilder komedileri düzeyinde filmlerin yapılmadığından yakınıyordu. Cesur bir fantezi seçti, geleneksel aşk üçgeni arasında kalan bir kadının sonsuza dek birlikte yaşayacağı iki erkek arasından seçim yapabileceğini anlattı. Filmin türü nostaljiyle modernizm arasında. 60 yıllık evli çift Joan ile Larry torunlarının cinsiyet partisine gider, Larry kuruyemiş yerken ölür. Gözünü açtığında trendedir, birçok yabancıyla kavşak denen bölgeye gelmiştir. Ahiret koordinatörü onu karşılar, öldüğünü, sonsuza dek yaşaması için bir dünya seçmesi gerektiğini belirtir. Larry hayatında en mutlu olduğu 30 yaşındadır, Joan’ın kanser olduğunu bildiği için onu beklemeye karar verir. Joan kavşağa gelir, gençtir, güzeldir, Kore savaşında ölen yakışıklı kocası Luke ile karşılaşır, onunla tutkulu, derin bir ilişki yaşamış, sıradan, güvenilir Larry’yle evlenmiştir. İki kocası arasında kalan Joan’ın seçim yapması gerekir, uzun bir hayat paylaştığı Larry’yi mi yoksa onu yıllardır bekleyen ilk aşkı Luke’u mu seçecektir? Varoluşsal sorunlar, deneyimler, ilişkiler, seçimler, aşk, sadakat, zamanın geçişi, kabullenme, olgunluk devreye girer. Sonsuza Dek (Eternity), A Matter of Life and Death (Michael Powell- Emeric Pressburger), Defending Your Life (Albert Brooks), After Life (Hirokazu Kore-Eda) filmlerini anımsatır. Ölümden sonraki dünyanın yapım tasarımları 1960’lar modasını, stilini yansıtır. Ahiret kavşağında yaşam sonralarını yeni gelenlere satanlar, vahşi kapitalizm, tüketim arafta da vardır. Eğlenceli bir öbür dünya yorumunda mizah, romantizm, gündelik bahisler arasında sağlam bir denge kuruludur. Ölümden çok yaşamla ilgili romantik komedi Sonsuza Dek’te Elizabeth Olsen, Milles Teller, Callum Turner, Da’Vine Joy Randolph, John Early, Olga Merediz oynuyor.

MÜZİK ÖZGÜRLEŞTİRİR

Kuzey Makedonya’nın yörük köyünde oturan 15 yaşındaki Ahmet’in yaşamı annesinin ölümünden sonra değişmiştir. Okuldan döndükten sonra babası Ahmet’e koyunlara bakmak, tütün toplamak gibi çok sayıda iş verir. Ahmet annesinden sonra hiç konuşmayan kardeşi Naim’e de bakar. Sert disiplin uygulayan babaları köye inince Ahmet’le Naim tekno müzik dinleyerek, dans ederek eğlenip neşelenirler. Komşu kızı Aya kız arkadaşlarıyla Yörük festivalindeki dans yarışması için hazırlanırken Ahmet onlara müzik yayını yapan traktörüyle eşlik eder. Köydeki monotonluktan, tutuculuktan müzikle, dansla uzaklaşan çocuklar ebeveynlerine hayat dersi vermeye başlarlar. 13. Boğaziçi Film Festivali’ne katılan Ahmet rolündeki Arif Jakup, “Köyümde her gün gün yaptığım şeyleri yaptım, tütüncülük, tarım, koyun gütme. Kendi hayatımızı anlattık. Filmden sonra herkes bana artist demeye başladı” dedi. Müezzini canlandıran Atila Klinche “Kuzey Makedonya’da çekilen ilk Türkçe film. Yapımcılar dizi çekmek yerine böyle sosyal, gerçekçi öykülere ilgi gösterseler ne iyi olur” diyerek çağrıda bulundu. Georgi M. Unkovski’nin yazıp yönettiği, Dora Akan Zlatanova, Agush Agushev, Aksel Mehmet’in de oynadığı içten, eğlenceli, sımsıcak DJ Ahmet Sundance’te jüri özel, izleyici ödüllerini aldı.

İÇSEL HESAPLAŞMALAR

Özcan Alper, Erken Kış adlı sosyal dramı-yol filminde taşıyıcı annelik, aidiyet, biyolojik bağlar, çaresizlik, ev arayışı, köksüzlük, merhamet, sevgisizlik, suçluluk, terk edilme, tutuculuk, yabancılaşma, yalnızlaşma, yurtsuzluğu anlatıyor. Çocukları olmayan Handan’la Ferhat sanat öğrencisi Gürcü Lia ile taşıyıcı annelik konusunda anlaşırlar. Ada doğduktan bir yıl sonra Ferhat ile Lia Gürcistan sınırına doğru yola çıkarlar. Üç gün sürecek bu yolculukta Lia’nın evlat acısına, pişmanlığına, baba özlemine, Ferhat’ın anne özlemine, idealizmini yitirmesine, yaşamın baskısına yenik düştüğünü görürüz. Yolculuk iki karakterin içsel hesaplaşmasına dönüşür. Filmde Timuçin Esen, Leyla Tanlar, Nastya Bogdanova, Murat Kılıç oynuyor. Tanlar, Antalya Altın Portakal Film Festivali’nde en iyi kadın oyuncu ödülünü aldı.