ASİM-SEN Genel Başkanı Karaca, askeri hastanelerin yeniden açılmasını isterken, uyarıda da bulundu: ‘Hak kaybı yaşanmasın’

ASİM-SEN Genel Başkanı Karaca, askeri hastanelerin yeniden açılmasını isterken, uyarıda da bulundu: ‘Hak kaybı yaşanmasın’

MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli’nin konuyu gündeme getirmesinin ardından AKP’den de “çalışma yapıldığı” yönünde açıklama gelmesi, gözleri yeniden askeri hastanelere çevirdi.

‘KAPATILMASI EN BAŞTAN HATA’

ASİM-SEN Genel Başkanı Özgür Karaca, askeri hastanelerin devredilmesi sürecinde sistemin içinde hemşireler, sağlık teknisyen ve teknikerleri, teknik hizmet personeli, idari personel, destek hizmetleri personeli gibi 12 binin üzerinde personel bulunduğunu anımsattı. Askeri hastanelerin kapatılmasının en baştan hatalı olduğunu belirten Karaca, şunları söyledi:

“Askeri hastaneler sadece kurum personeline günlük sağlık hizmetinin verildiği yerler olarak değerlendirilmemelidir. Yeri geldiğinde cephe hattında ilk müdahaleyi gerçekleştiren, hızlı şekilde sevkini sağlayan, savaş cerrahisinden, harp psikolojisine ve fiziksel ve psikolojik rehabilitasyonuna ayrıca KBRN (Kimyasal – Biyolojik – Radyolojik – Nükleer) müdahalelerine, vatandaşların zorunlu askerlik hizmetine uygun olup olmadığından, askeri okullara girişte sağlık yeterliliğine ve muvazzaf personelin periyodik kontrollerini sağlayarak askerlik hizmetine devamına uygunluğuna kadar çok geniş yelpazede sağlık hizmeti veren bir kuruluştu. Tüm bu nedenlerle askeri hastanelerin yeniden açılarak Milli Savunma Bakanlığı’na devri elzem ve doğru bir karar olacaktır.”

‘EMEKÇİNİN HAKKI KORUNSUN’

Karaca, emekçilerin haklarının korunması hususunda çok hassas davranılması gerektiğini söyledi. Askeri hastanelerin kapatılması sürecinde asker ve sivil personelin mali, özlük ve sosyal haklarının kaybı gibi sorunlarla karşılaşıldığını belirten Karaca, “Birçok personel için doğrudan maaşlarına olumsuz etki eden hak kayıpları yaşandı. Kadro ve unvanları Sağlık Bakanlığı’nda tanımlanmadığı için hak kayıplarına, kadro ve unvan değişikliğine uğrayan emekçiler oldu. Askeri hastanelerin kapatılarak Sağlık Bakanlığı’na devri çalışanların lojman, servis ve tayin bedeli gibi imkanlarının tamamen ortadan kalkmasına, OYAK üyeliği ve sosyal imkanlardan faydalanmaları hususlarında sorunlara neden olmuştur” dedi.

Karaca, bu yüzden askeri hastanelerin yeniden tesisi sürecinde tüm çalışanların statü farkı gözetilmeksizin hak ve menfaatlerinin korunması ve güçlendirilmesi gerektiğini belirtti. Karaca, şöyle devam etti:

“Bu noktada Milli Savunma Bakanlığı bağlısı kuvvet, kurum ve kuruluşlarda hali hazırda çözüm bekleyen asker ve sivil personel arasında ayrımcılık ve statü farklarının ortadan kaldırılması en önemli noktalardan biri olacaktır. Örneğin; devrin gerçekleşmesiyle birlikte daha öncesinde veya yeni katılacak olan subay, astsubay, uzman erbaş statülü doktor, hemşire, sağlık veya destek hizmeti veren asker personeller silahlı kuvvetler tazminatı, bölge tazminatı, orduevi ve askeri kamplar gibi haklardan yeniden faydalanacakken, askeri hastaneye çalışmaya devam edecek sivil sağlık ve destek personeli bu ve bunun gibi birçok haklardan mahrum kalacaktır.”

Karaca, TSK Personel Yasası’na göre çalışan askeri personelin mali, sosyal ve özlük hakları ile Devlet Memurları Yasası’na göre çalışan sivil personelin şartları arasındaki ayrımcılığın ortadan kaldırılmasını istedi.