BİFO, açılışı şef Carlo Tenan yönetiminde piyanist Ilya Maksimov ile yapacak: ‘Renkli bir sezon’

BİFO, açılışı şef Carlo Tenan yönetiminde piyanist Ilya Maksimov ile yapacak: ‘Renkli bir sezon’

Borusan İstanbul Filarmoni Orkestrası (BİFO), 2025/26 sezonunu anlamlı bir salonda, Borusan Grubu Kurucu ve Onursal Başkanı Asım Kocabıyık’ın adını taşıyan Lütfi Kırdar Asım Kocabıyık Anadolu Oditoryumu’nda geçirecek. Yeni sezon 9 Ekim’de önemli bir dünya prömiyeri ile başlayacak. Açılış konseri orkestranın sürekli şefi Carlo Tenan yönetiminde, piyanist Ilya Maksimov’un performansını izleyiciyle buluşturacak. Genç yaşına rağmen uluslararası alanda birçok ödül kazanan ve önde gelen orkestralarla sahne alan virtüöz piyanist, Şostakoviç’in 2 numaralı Piyano Konçertosu’nu seslendirecek.

BİFO, onursal şefi Gürer Aykal, sanat yönetmeni ve sürekli şefi Carlo Tenan’ın yanı sıra, Christoph Eschenbach, Barbara Hannigan (şef, soprano), Martijn Dandeviel ve František Macek gibi değerli şefleri ağırlayacak. BİFO’nun 12 konser vereceği bu renkli sezonda, aynı sahneyi paylaşacağı solistler arasında Ilya Maksimov (piyano), Marc Coppey (viyolonsel), Kübra Şenyaylar yönetiminde Koro İstanbul, Jan Lisiecki (piyano), Maria Meerovitch (piyano), Omar Tomasoni (trompet), François-Frédérick Guy (piyano), Ferhat Can Büyük (piyano), Daniel Hope (keman), Salih Can Gevrek (piyano), Enkeleda Kamani (soprano), Deniz Uzun (mezzosoprano), İlker Arcayürek (tenor), Li Huanhong (bas) ve Cornel Groza yönetimindeki Transilvanya Devlet Filarmoni Korosu yer alıyor.

Sezon 14 Mayıs 2026’da kapanış konseriyle sona erecek.

Biz de sezonun ilk konseri öncesi piyanist Maksimov ve Borusan Sanat Genel Müdürü Aydın Dorsay ile konuştuk.

BİFO’nun 2025/26 sezon açılışında solist olmak sizin için ne ifade ediyor? Şef Carlo Tenan ile çalışmak nasıl bir deneyim?

Ilya Maksimov: BİFO ve Maestro Carlo Tenan ile 25/26 sezonunu açmak büyük bir onur ve muazzam bir ayrıcalık. Sembolik bir mekânda, Lütfi Kırdar’da, olağanüstü bir şef tarafından yönetilen, gerçek bir cevher orkestra. Performansımızla tüm yıla devam edecek bir ateşi yakmayı planlıyoruz. Özellikle, Dmitri Şostakoviç’in oğlu Maxim için bestelediği İkinci Konçerto’sunu İstanbul seyircisine sunmaktan çok memnunum.

Farklı dönemlerin (Barok, Klasik, Romantik, Modern) müziğini çalmak sizin için ne gibi farklılıklar barındırıyor?

Ilya Maksimov: Bahsettiğiniz her dönemin kendine has bir estetiği var ancak en önemlisi her besteci kendi müzik dilini, ses dünyasını ve kültürünü yaratmaya çalışıyor. Sanatçılar olarak bizim sorumluluğumuz onların dilini “konuşmaya başlamak” ve ardından bunu dinleyiciye ulaştırmak.

Genç piyanistlere ve müzisyen adaylarına verebileceğiniz en önemli üç tavsiye ne olurdu?

Ilya Maksimov: Daha az ama daha yapıcı çalışın. Gözlerinizi, kalbinizi ve hayatınızı açın. Bunların hepsi müziğinize yansıyacaktır. Ve müziğin saygın bir sanat olduğunu asla unutmayın.

Son olarak, müziğinizin dinleyicilerinizde bırakmasını istediğiniz en kalıcı duygu veya düşünce nedir?

Ilya Maksimov: Umarım dinleyicilere keyif verebilirim; Konserdeki, Şostakoviç’in kendisinin de defalarca çaldığı, dikkat çekici derecede neşeli ve hoş bir konçerto!

DORSAY: FARKLI BİR DENEYİME DAVET

⁠BİFO bu sezonda konserlerini Lütfi Kırdar Asım Kocabıyık Anadolu Oditoryumu’nda gerçekleştirecek. Programa baktığımızda oldukça geniş bir repertuvar dikkat çekiyor. Müzikseverleri bu sezonda nasıl bir yolculuk bekliyor?

Aydın Dorsay: Evet, Borusan İstanbul Filarmoni Orkestrası (BİFO) bu sezon konserlerini, Borusan Grubu Kurucu ve Onursal Başkanı Asım Kocabıyık’ın adını taşıyan Lütfi Kırdar Asım Kocabıyık Anadolu Oditoryumu’nda gerçekleştirecek. Konser öncesi söyleşilerimiz de yine buradaki Dolmabahçe Salonu’nda olacak.

BİFO’nun repertuvarını hazırlarken çeşitliliğe önem veriyoruz. Hem klasik müziğin geleneksel külliyatına hem de çağdaş yapıtlara alan açacak bir program olmasına dikkat ediyoruz. Bu sezon programımızda klasik repertuvarla birlikte günümüz bestecilerinin eserlerine de yer verdik. Haydn’dan Poulenc’e, Mozart’tan Beethoven’a, son yayımlanan albümümüzde seslendirdiğimiz Martinů ve Enescu’ya uzanan birçok bestecinin eserleri müzikseverleri bekliyor.

Her sezon, Borusan Sanat olarak mutlaka eser siparişi vermeyi önemsiyoruz. Bu sezon da 9 Ekim’deki Açılış Konserimizde, Carlo Tenan yönetiminde Paolo Marzocchi’nin “Beş İşkodra Şarkısı” (Five Songs of Shkodër) isimli sipariş eserinin dünya prömiyerini gerçekleştireceğiz. Renkli bir sezon dinleyicilerimizi bekliyor.

YENİ SEZON PROGRAMINI HAZIRLARKEN DENGEYİ SAĞLAMAK İÇİN TEMEL MOTİVASYONUNUZ VE ÖLÇÜTÜNÜZ NEYDİ?

Aydın Dorsay: Yeni sezon programını hazırlarken temel motivasyonumuz, Borusan İstanbul Filarmoni Orkestrası’nın 25 yılı geride bırakan başarısını korurken, bir yandan da her yıl dinleyiciyi farklı bir müzik deneyimine davet edebilmek. Bu noktada, repertuvar seçimindeki ölçütümüz ise sanatsal çeşitliliği sürdürülebilir bir denge içinde sunabilmek; yani hem orkestramızın güçlü yönlerini ortaya koyan eserler, hem de dinleyiciye yeni bir şeyler dinleme merakını ve keşfini oluşturacak projeler gerçekleştirebilmek. Bu yaklaşım hem kurumsal kimliğimizi pekiştiriyor hem de sanatın güncel nabzını tutmamıza olanak sağlıyor.

*Bu sezonda da genç yeteneklere odaklanıldığı görülüyor. Borusan Sanat’ın genç kuşak sanatçıları destekleme konusunda özel bir gayreti var mı?

Aydın Dorsay: Özellikle eğitim alanında da önemsediğimiz bir konu bu. Çatısı altında olduğumuz Borusan Kocabıyık Vakfı, uzun yıllardır yetenekli genç müzisyenlerimize yurtdışında yüksek lisans eğitimi için Borusan Müzik Bursu sağlıyor. Şimdi içeriğiyle ilgili yapılacak değişiklikler sebebiyle buna bir müddet ara verildi, fakat başarılı genç yeteneklere alan açmak, onların eğitimlerine katkı sağlamak, her zaman önemsediğimiz bir konu. Bununla birlikte, Borusan Sanat olarak genç bestecilerimize eser siparişi veriyoruz, konuk solist ve şefler arasında elbette genç sanatçıları da ağırlamayı önemli görüyoruz.

Paolo Marzocchi’nin eseri gibi BİFO siparişiyle yapılacak dünya prömiyeri, orkestranın ve kurumun güncel müzik üretimine katkısı açısından ne kadar kritik? Bu tür siparişleri belirlerken hangi kriterleri göz önünde bulunduruyorsunuz?

Aydın Dorsay: Borusan Sanat olarak eser siparişleri bizim için önemli ve değerli. Neredeyse her sezon bir sipariş esere programımız içinde yer veriyoruz. Bu hem orkestramızın sanatsal vizyonunu canlı tutmaya hem de külliyatımızı zenginleştirmeye katkı sağlıyor. Bir prömiyer olmasının yanı sıra, bunun çağdaş müziğin gelişim sürecine somut bir katkı olarak da görebiliriz. Çünkü güncel müzik üretimi, orkestranın yeniliklere açık olması ve dinleyiciyle bugünün dünyası üzerinden bir ilişki kurmasının en güçlü yollarından biri.

Bu süreçte önemsediğimiz şey, bestecinin yaklaşımıyla orkestramızın kimliğinin nasıl bir diyalog kuracağı. Eserin çağrıştırdığı estetik alan, dinleyiciyle kuracağı duygusal bağ ve uzun vadede repertuvara kazandırabileceği değer, bizim için belirleyici unsurlar arasında.