Cevdet Yılmaz, komisyonda soruları yanıtladı: Vergide topu bürokratlara attı, Babacan’a açık kapı bıraktı!
Plan ve Bütçe Komisyonu’nda önceki gün 2026 Bütçesi’nin tümü üzerindeki görüşmeler gerçekleştirildi.
AKP Adıyaman Milletvekili Resul Kurt, zirai dondan 65 ilde 16 ürünün zarar gördüğünü, bunlarla ilgili destekleme ödemesi yapıldığını iddia etti.
Bunun üzerine CHP Niğde Milletvekili Ömer Fethi Gürer, “Yapılmadı, yarısı yapılmadı” diyerek itiraz etti.
Gürer, Çiftçi Kayıt Sistemi’nde kaydı olmayana ödeme yapılmadığını, milletin perişan olduğunu vurguladı. Bunun üzerine Kurt, “Ağabey kayıt sisteminde olmayan çiftçi değil zaten” dedi.
Gürer, “O da üretici değil mi, onun da bahçesi var, onun da ağacı var, onun da ürünü var” diyerek itiraz etti.
‘ÜZERİME YÜRÜDÜ’
CHP Rize Milletvekili Tahsin Ocaklı, kendisine, “Sen kimsin lan! Alçak!” diyen, üzerine yürüyen kişi hakkında takipsizlik kararı veren savcıyı Meclis’e şikayet etti.
Ocaklı, olayın Rize’de kendisini tehdit eden bir şirket ile yaşandığını belirtti.
‘CHP’YE SAVAŞ AÇMIŞSINIZ’
AKP Ankara Milletvekili Orhan Yegin, belediye başkanlarının tutuklanmasının ardından CHP’nin yaptığı eylemleri eleştirirken, CHP Malatya Milletvekili Veli Ağbaba, “Siz CHP’ye savaş açmışsınız. Bırakın, senin Cumhurbaşkanının, belediye başkanın nasıl yargılanıyorsa bizimki de öyle yargılansın” dedi.
CHP Niğde Milletvekili Ömer Fethi Gürer, Türkiye Cumhuriyeti tarihinde ilk defa paranın üzerinde imzası olan kişinin tutuklandığını söyledi. CHP Manisa Milletvekili Vehbi Bakırlıoğlu, eski Ticaret Bakanı’nın firmasından bakanlığa dezenfektan satıldığını anımsattı. CHP Ankara Milletvekili Gamze Taşcıer, “Ankara’yı parsel parsel sattığını söyleyen sizin arkadaşınızdı” dedi.
AKP’Lİ VEKİL DE KABUL ETTİ
AKP’li Orhan Yegin, sosyal yardımlarla ilgili değerlendirme yaparken, CHP’li Veli Ağbaba, “5 milyon aile aç, sayenizde sosyal yardım almadan yaşayamıyor. Bununla mı övünüyorsun, fakirlikle mi övünüyorsun” diye sordu.
AKP’li Yegin, “Arkadaşlar, biz ‘olağanüstü bir ekonomi var’ diye pembe bir tablo çizmiyoruz. Biz de emeklinin yaşadığı sorunların farkındayız. Biz de asgari ücretle geçim etmenin ne kadar zor olduğunun farkındayız. Biz de kiraların ne kadar anormal bir şekilde yükseldiğinin, çalışan, ücretli kesimin, sabit gelirli kesimlerin omzuna hayatın yükünün ne kadar bindiğinin farkındayız, biz bunları inkâr etmiyoruz. Biz de ekonominin genel durumundan kaynaklanan, milletin omuzlarında olan yükün, sorumluluğun ağırlığının da farkındayız” dedi.
Bunun üzerine CHP’li Ağbaba, “Arkadaşlar, laf atmayın, Orhan Yegin gerçekleri söylüyor. Şaştın mı ne yaptın sen” dedi. AKP’li Yegin, şunları söyledi:
“Şunun da farkındayız: ‘Bir devlet memuru maaşıyla ev alabiliyordu, bugün alabiliyor mu ?’ dedin. Doğru, bunun da farkındayız, hatta ben daha ileri bir şey söyleyeyim: Ya, bırak üst düzey devlet memurunu, bir evde 2 kişi çalışıyorsa, 2’si de asgari ücret alıyor olsa bile, birinin maaşıyla geçim ederken birinin maaşıyla ev taksiti ödeyerek ev sahibi olabildiği çok yakın bir dönem, bizim inşa ettiğimiz bir dönemden bugün uzakta olduğumuzun da farkındayız Sayın Ağbaba.”
Tartışmalar uzun süre devam etti.
TOPU BÜROKRATLARA ATTI
Görüşmelerin sonunda Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz milletvekillerinin sorularını yanıtladı. Yılmaz, bütçenin gider tarafında bir sapmanın söz konusu olmadığını, gelir tarafında ise beklediklerinin altında kaldıklarını söyledi.
Kurumlar vergisindeki düşmenin daha çok enflasyon muhasebesiyle bağlantılı olduğunu dile getiren Yılmaz, şöyle devam etti:
“Yani şirketlerimizin öz sermayeleri artmış oldu, bir anlamda daha az vergi ödemek için öz sermayelerini güçlendirdiler; bilançolarında öz sermayenin payı artmış oldu ama bu, kamu gelirlerinde olumsuz bir etki oluşturdu. Burada da şunu söylemem lazım: Yani bunları baştan tabii ki bürokrat arkadaşlarımız, uzmanlarımız keşke daha iyi öngörselerdi, onu da söyleyeyim. Başından beri hani bunun etki değerlendirmesini istedik biz ama böyle bir etki değerlendirme gelmedi bize, onu da söyleyeyim yani. Sonuçta biz de gidip oturup hesap kitap yapacak değiliz. Uzman arkadaşlarımıza güveniyoruz, yapılan etki değerlendirmeyle çıkan sonuç tam örtüşmedi, onu söyleyeyim.”
KİRALIKLARA ‘BİLGİM YOK’ YANITI
Yılmaz, kamudaki araçlarla ilgili de bilgi verdi. Kamu idarelerinin mülkiyetinde toplam 125 bin 311 araç olduğunu belirten Yılmaz, “Bunların yüzde 65’i savunma ve güvenlik hizmetlerinde yani 80 bin 951 adet savunma ve güvenlik hizmetlerinde, 11 bin 652 adedi yani yüzde 9’u sağlık hizmetlerinde, 7 bin 556 adedi yüzde 6’sı tarım ve hayvancılık, ormancılık hizmetlerinde, 6 bin 584 adedi yüzde 5’i eğitim hizmetlerinde, 5 bin 253 adedi yüzde 4’ü adalet hizmetlerinde, 14 bin 315 adedi yüzde 11’i ise diğer idarelerimizce yürütülen hizmetlerde kullanılıyor. Makam aracı olarak kullanılabilen taşıt sayısı ise toplam taşıt sayısının yüzde 1.6’sını oluşturmakta olup bu araçlar vali, kaymakam, genel müdür ve dengi, üstü yöneticilere tahsis edilmiş durumda” dedi.
Bunun üzerine İYİ Parti Samsun Milletvekili Erhan Usta, “Kiralamalar dahil mi?” diye sordu. Yılmaz ise, “Araçlarla ilgili, kiralamayla ilgili bir bilgi yok doğrusu” dedi. Usta, “Ama esas kiralama var yani” diyerek itiraz etti.
Yılmaz, “Kiralamalarda da son dönemde olabildiğince belki o taşıtın yeterince azalmamasının sebebi o. ‘Kira bedelleri arttı’ diyor arkadaşlar. Dolayısıyla, kiralama yerine normal satın almayla gitmenin daha avantajlı olabileceğine dair hesaplar da var” diye konuştu.
DİKKAT ÇEKEN BABACAN AÇIKLAMASI
CHP’li Veli Ağbaba, “Son günlerde medyada çokça sık dillendiriliyor, Sayın Ali Babacan’la ilgili bir plan var mı ? Ali Babacan’ın ekonomiyi kurtaracağını düşünüyor musunuz ?” diye sordu.
Yılmaz, “Yani bunlar Sayın Cumhurbaşkanımızın takdirinde olan konular. Cumhurbaşkanımız seçilmiş Cumhurbaşkanı, hükümeti anayasamız gereği, yasalarımız gereği kabinesini istediği gibi istediği zaman oluşturma imkânı var. Yeni sistemde de güvenoyu şartı yok biliyorsunuz, artık vatandaş doğrudan güven oyu veriyor. Dolayısıyla, Sayın Cumhurbaşkanımızın takdirinde olan hususlar o konularda benim…” dedi.
Yılmaz, Cumhurbaşkanının hükümetini istediği gibi istediği zaman kurabileceğini belirterek, “Öyle bir ihtiyaç görüyorsa yapar” diye konuştu.
Yılmaz, imada bulunmadığını, hukuki durumu ifade ettiğini belirterek, “Kim nasıl anlıyorsa anlasın bilemem” dedi.
KATAR’A DESTEK!
DEM Parti Mardin Milletvekili Kamuran Tanhan, “2024 yılı Cumhurbaşkanlığı kesin hesabında ‘dış politika programı’ başlığı altında parantez içinde ‘Barışı Destekleme ve Koruma Harekât Giderleri’ yaklaşık 10 milyar 835 milyon TL’si harcanmış, Barışı Destekleme ve Koruma Harekât Giderleri kapsamında ilgili kurumlara aktarılmıştır. Bu ilgili kurumlar kimdir ? Neden Milli Eğitim Bakanlığı’na veya öğrencilere bursveya farklı şekilde destek verilmiyor?” diye sordu.
Yılmaz, Cumhurbaşkanlığı’nın bütçesinin büyüklüğü üzerinden çeşitli yorumlar yapıldığına işaret ederek, “Yani ‘Cumhurbaşkanlığı bütçesi’ dediğimiz bütçenin içinde bu tür harcamalar da var. Bu Barışı Destekleme ve Koruma Ödeneği doğrultusunda Kosova, Bosna Hersek, Libya, Somali, Katar ve Azerbaycan’da hayatın normalleştirilmesi, ülkemize göç baskısının azaltılması, güvenliğin idamesi ile düzen ve istikrarın sağlanması gibi amaçlarla ihtiyaç duyulan harcamalar gerçekleştirilmektedir” dedi.
30’UN ALTI, ÜSTÜ!
Enflasyonda eylül ayının “sıra dışı bir ay olduğunu” belirten Yılmaz, yıl sonuyla ilgili olarak da, “Ben şöyle ifade ediyorum: 30’un biraz altı, biraz üstü yani ekimi de görünce biraz daha rahat bir tahmin yapabileceğiz” dedi.








