Cinsel saldırı sayılmadı, ceza şantajla sınırlı kaldı: ‘Mahkeme kadının beyanını esas almıyor’
İstanbul’da E.K. (24) isimli bir kadın, İ.A. (23) isimli bir kişinin kendisine cinsel saldırıda bulunduğunu, fotoğraflarını ailesine atacağını söyleyerek şantaj yaptığını ve intihara yönlendirdiğini iddia ederek dava açtı. Mahkeme İ.A’ya “kasten yaralama”, “şantaj”, “özel hayata ilişkin görüntü ve sesleri ifşa etmek” suçlarından 5 yıl 6 ay hapis cezası, İ.A’nın annesi P.A. için beraat kararı verdi. E.K’nin avukat Kerim Bahadır Şeker, cezaların yeterli olmadığını belirterek kararı istinaf mahkemesine taşıdı. İstinaf mahkemesi ise talepleri reddederek kararı onadı. Avukat Şeker, Yargıtay’a gideceklerini açıkladı.
NE BEKLENİYOR?
Cumhuriyet’e konuşan avukat Şeker, “Nitelikli cinsel saldırı suçu açısından, Yargıtay’da itiraz yolumuz açık. Diğer suçlardan, şantaj, cinsel verileri hukuka aykırı olarak verme, kasten yaralama suçlarından sanık ceza aldı. Ancak burada en önemli olan unsurlardan bir tanesi, nitelikli cinsel saldırıdan alacağı cezaydı. Türkiye Cumhuriyeti Devleti’nde maalesef ki her gün bir kadın cinayetiyle karşı karşıya kalıyoruz, her gün kadınların mağdur olduğu adli vakalarla karşı karşıya kalıyoruz. Devletin emsal kararlar vermesi gerekirken maalesef ki rıza aranıyor maalesef ki kadının beyanı esas alınmıyor, ortada açık ve net şekilde deliller olmasına rağmen göz ardı ediliyor. Bir kadın cinsel saldırıya uğradığı zaman telefonunu çıkarıp fotoğraf video çekmesi mi lazım? Ne bekleniyor kadından uğradığı nitelikli cinsel saldırıyı anlatması için? Bu vicdanları yaralayan bir karar oldu” dedi.