Gerici Nureddin Yıldız protestosu sonrasında tutuklanan Mina’nın annesi Cumhuriyet’e konuştu: Unutulmaktan korkuyor

Gerici Nureddin Yıldız protestosu sonrasında tutuklanan Mina’nın annesi Cumhuriyet’e konuştu: Unutulmaktan korkuyor

Kayyum yönetimindeki Boğaziçi Üniversitesi’nde çocuk istismarını savunan kadın düşmanı Nureddin Yıldız’ın konuşmacı olarak etkinliğe katılması üzerine öğrenciler olayı protesto etti. Protestoların ardından gözaltına alınan 97 öğrenciden altısı tutuklanarak Silivri’deki Marmara Cezaevi’ne götürüldü. Tutuklu öğrenciler arasında yer alan okul öncesi öğretmenliği bölümü ikinci sınıf öğrencisi Mina Pelit’in annesi Özlem Tutar, Cumhuriyet’e konuştu.

Mina’nın başarılı bir öğrenci olduğunu belirten Tutar, “Benim kızım okula 1430’uncu olarak girdi. Not ortalaması yüksek, başarılı bir öğrenci. Yurdunun önündeki kalabalık içerisinde gözaltına alınıyor. Ters kelepçeyle beş saat aç susuz şekilde bırakıyorlar” dedi. Kızının şeker hastası olduğunun altını çizen Tutar, “Ben günde on kez kendisine mesaj atıyorum. Derslerine dalıp yemeği unuttuğu zamanlarda şekeri düşüyor. Kullanması gereken ilaçları var. Şeker seviyesini de günlük olarak ölçmek zorunda. Ancak orada ölçüldüğünü de sanmıyorum. İlaçlarını da tutuklandıktan iki gün sonra alabildi” diye konuştu. Hapishane şartlarında diyetine uygun beslenemediğini söyleyen Tutar, “Uygun olmayan beslenme şekli onun sağlığını da etkiliyor” ifadelerini kullandı.

Mina’nın dirayetli davranmaya çalıştığını belirten Tutar, “19 Mayıs’taki açık görüşte gördüm. Ben bekâr bir anne olarak büyüttüm onu. Bizi dik tutmak için dirayetli tutmaya çalışıyor. Gönüllü avukatlardan da ‘Anneme dikkat edin’ diye rica etmiş. Tahliye edilen arkadaşlarıyla bana ekmek ve elma göndermiş. ‘Annem ben yokken bir şey yemez’ demiş” dedi.

‘FİNALLERİNİ KAÇIRIYOR’

Üniversitede final sınavlarının başladığına değinen Tutar, “Sınavların yanı sıra sunum ve ödev teslimleri var. Sınavlarına giremedi, giremeyecekleri de var. Yazokulu ve yurt başvuruları da başladı. Okulda bütünleme de yok. Başarılı bir öğrenci olmasına karşın bu şekilde giderse bursları da tehlikede. Hem üniversitenin sinemasında hem de kooperatifinde çalışan bir çocuk” diye konuştu.

Mina’nın geçen yıllarda bir kreşte staj yaptığını belirten Tutar, “Velilerden destek görüyoruz. Küçük çocuklar da ‘Öğretmenimiz için resim çizip yollamak istiyoruz’ diyor. Tahliyesini bekliyorduk ancak davaya bakan hâkim yıllık izne çıktı. Yatarı olmayan bir suçtan çocuklarımızın içeride kalışları da uzamış oldu. Kızım içeride unutulmaktan korkuyor” ifadelerini kullandı.

1000 MEKTUP KAMPANYASI

Mina’nın arkadaşları bir mektup projesi başlattı. #Minaya1000Mektup hashtag’i üzerinden Silivri’ye mektup gönderilmesi hedefleniyor. Mina’nın içeriden yazdığı bir mektuba da değinen Tutar, “Mina, Fazıl Say’ın Kumru Balad’ını çok seviyor. Gönüllü avukat ablalarından bu mektubunun bu parçayla beraber yayınlanmasını istemiş. Arkadaşları aracılığıyla başlattığımız kampanyayla Mina’ya mektup gönderilmesini istiyoruz” ifadelerini kullandı.