Gözler aylardır bu açıklamadaydı… Devlet Bahçeli’den ‘Alevi’ açılımı: ‘Cemevlerinin ibadethane olması pürüzü kalkmalıdır’
Milliyetçi Hareket Partisi (MHP) Genel Lideri Devlet Bahçeli, partisinin TBMM’deki haftalık küme toplantısında gündeme ait değerlendirmelerde bulunuyor.
Bahçeli’nin konuşmasından öne çıkanlar şöyle:
* Pahalı vekiller, saygıdeğer konuklar, basınımızın mümtaz temsilcileri, küme toplantımızın başında sizleri en düzgün dileklerimle selamlıyorum. Toplantımızı takip eden vatandaşlarımızı hasretle selamlıyorum.
* Savaş yerine barış, kutuplaşma yerine kucaklaşma, istismar yerine iş birliği, imtiyaz yerine eşitlik, baskı yerine hür irade her sorunu çözecek tanımdır.
* Eski defterleri karıştırırsak müflis tüccar durumuna düşeriz,. Gönüllere ulaşırsak kardeşliğimizi güçlü şekilde pekiştiririz. Türk ve Türkiye Yüzyıl’ındaki tabansız tartışmaları mutabakata bağlamanın gayesindeyiz. Bu maksat ahlakidir.
DİKKAT ÇEKEN “ALEVİLİK” MESAJLARI
* Hepimizin Müslüman değil miyiz? Hepimizin Allah’ı, peygamberi, kıblesi, kitabı bir değil mi? Etnik ve mezhebi ayrılıklar kimi mihraplar tarafından silah üzere kullanılmadı mı? Birbirimizi çatık kaşlarla takipten bıkmadık mı? Yetmedi mi çektiğimiz çile ve eziyetler? Tek yürek olmayalım mı? Hem Aleviyiz, hem Sünni, hepsinden evveli de Müslüman Türk milletiyiz. Alevi kardeşlerimiz bizim canımızdır, onların her sorunu bizim de sıkıntımızdır. Cami ne kadar bizim ise, cemevi de bizimdir.
* Bu düşüncelerim Alevi kardeşlerimizin beklentilerini seslendirmeye mani değildir. Alevi kardeşlerimiz bizim canımız, can beraberimizdir. Onların her sorunu bizim sıkıntımız her isteği bizim de isteğimizdir. Aleviliği inanç ve kültür alanından çıkarmaya çalışanlar büyük yanlıştadır. Gerginlikleri canlı tutmanın hiçbir sonu yok. Alevi kardeşlerimizin cemevini ibadet olarak görmelerine anlayış göstermek lazım. Cemevlerinin ibadethane olması pürüzü kalkmalıdır.
* Dün ne diyorsak bugün de aynı çizgideyiz. Maraş’tan Çorum’a kadar yaşananların iç yüzünü okumayanlar, emin olun ki bizim ilgi ve irtibat sahamızın sonuna kadar dışındadır. Hacıbektaş’ta yaklaşık 6 bin metrekarelik dünyanın en büyük cemevi külliyesinin ulusal birliğimizin nişanesi olması Allah’tan niyazımızdır. Ehlibeytin aydınlık meşalesi orada yanacaktır. Ehlibeytin aziz büyüklerini saygı büyüklerini saygı ile yad ediyorum.
GAZZE’DE ATEŞKES
* 738 günlük dehşet kısmen son bulmuş ve ateşkes 10 Ekim’den itibaren tesis edilmiştir. Mutabakatın devreye girmesi ile müsbet gelişmeler yaşanmaya başlamıştır. Dün Mısır’da tertiplenen tepenin yalnızca Filistin İsrail ihtilafı tahlilinin değil orta Doğu’nun çözümlemesini diliyorum. İsrail’in itimat vermeyen tavrı karşısında önlemli olmak gerekliliktir. Savaş hatasının cezasız kalması düşünülmeyecektir. Vandallar global vicdan ve yargı karşısında hesap vereceklerdir. İsrail ordusunun kısmı geri çekilmesi ve ateşkes ile yüz binlerce Filistinli zoraki bir tebessüm ile yıkık dökük konutlarına dönmeye başlamıştır.
* İnsan seli bir halkın hayat çabasında çektiği ızdırapların geçit merasimini çağrıştırmaktadır. Temennimiz kalıcı barışın yeşermesidir. Akıbetinin ne olacağı kestirilemeyen ateşkes ile oyalanmanın alemi yoktur. Gazze’de 67 bin mazlumun canı alındı. 67 sonları içinde başşehri Doğu Kudüs olan, BM’den tam üyelik statüsünü elde etmiş bir Filistin kurulmadıkça mevzi kazanımlarla avunmak boştur. Gazze’de Türkiye’nin yer alması huzura katkı sağlayacaktır. Türkiye’nin kudreti artık herkesçe görülmüştür. Ülkesine yabancılaşmamış herkes bunu görecektir.
HEDEFİNDE ÖZGÜR ÖZEL VAR
* Özgür Bey‘in İspanya ile başlayan cinslerinde ülkemizi kötülemesi, sayın cumhurbaşkanına Gazze konusunda iftira atması kabul edilir şey değildir. Soykırımı tribünden izleyenlere, hala ne duruyorsunuz diyen Türkiye’dir. Bu türlü bir Türkiye’den iftihar etmek için şu partili bu partili olmaya lüzum yoktur. Mertçe davranmak, ülke sevgisi ile erimek ve adam üzere adamlıktan taviz vermemek kafidir.
* Kalabalıkta yapılan uydurma kabadayılığın, tenhada yapılan özrü kabul edilmez. Özgür Bey’in yolu yol değildir!
AYRINTILAR GELECEK…