Hastanede tahtakurusu istilası

Çorum Hitit Üniversitesi Erol Olçok Eğitim ve Araştırma Hastanesi’nin birçok servisinin tahtakurusu istilasında olduğu ortaya çıktı. Hastanede yapılan incelemelerde hastanenin özellikle anestezi yoğun bakım, kardiovasküler cerrahi, üroloji ve beyin cerrahisi servislerinin yanı sıra hemşire odalarında tahtakurusu böceğinin yoğun olduğu görülürken bazı servislerin kapatıldığı ileri sürüldü. Hastanenin tahtakurusu istilasında olduğunu Cumhuriyet’e aktaran Genel Sağlık-İş Sendikası Genel Başkanı Dr. Derya Uğur ‘’Hayatın her alanında olduğu gibi bazen tek bir parça, bütünün kendisini muntazam biçimde anlatacak detaylar barındırır. Çorum’daki Hitit Üniversitesi Erol Olçok Eğitim ve Araştırma Hastanesi’nde son yaşananlar tam da böyledir ve bu olay sağlık sisteminin ne kadar kimsesiz bırakıldığının en somut ve güncel örneği olmuştur” dedi.

‘BİLİMSEL YAKLAŞIM YOK, HAMASET’

“Sağlık Bakanlığı konuya ilişkin henüz sessizliğini korusa da ve yandaş medya olayı münferit gibi gösterse de, bu skandal sağlık sistemindeki çok daha büyük sorunların göstergesi niteliğindedir” diyen Uğur sözlerini şöyle sürdürdü:

“Çorum’daki bu skandala biraz daha geniş bir objektiften bakıldığında; sağlık hizmeti veren kamu kurumlarının nasıl kendi haline bırakıldığı, sağlık emekçisinin nasıl gayri insani koşullarda çalıştırıldığı, yurttaşın anayasal hakkı olan sağlık hizmetinin nasıl rezil koşullarda verildiği, dünyanın en temiz yerleri olması gereken hastanelerin nasıl virane batakhanelere dönüştürüldüğü, belirli ve sık periyotlarla denetlenmesi gereken kurumlarda bu tür vahim olayların nasıl ancak ısrarlı şikayetlerle tespit edildiği açıkça görülmektedir. Şehirlerin en ücra köşelerine yandaş müteahhitlere AVM mimarisiyle şehir hastaneleri yaptırmakla, sağlık emekçilerine her gün yeni angaryalar yüklemekle sağlık sistemi yönetilmez. Yeterli personel yok, denetleme yok, liyakatli yönetim yok, bilimsel yaklaşım yok; sadece hamaset var. Bu böyle gidemez. İnsan yaşamına en büyük kıymeti atfederek kurulan bu cumhuriyette yurttaşlarımız bu sağlık sistemini, sağlık emekçilerimiz de bu insanlık dışı koşulları hak etmiyor. Bu konudaki talebi yükseltmek, itirazı örgütlemek için mücadelemize soluksuz devam edeceğimizin altını çiziyoruz.”