Hilal Özdemir cinayeti cezasızlık ve silah erişim sorununu yeniden gündeme taşıdı: ‘Bu tablo sosyal çürümenin bir göstergesi’
Hilal Özdemir’in, Ayberk Kurtuluş tarafından katledilmesi, Türkiye’de cezasızlık kültürünü, bireysel silahlanma gerçeğini ve çocuk koruma mekanizmalarındaki eksiklikleri bir kez daha gözler önüne serdi.
Katilin 24 suç kaydına karşın cezaevinde olmaması ve ruhsatsız silaha kolayca ulaşabilmesine ilişkin konuları avukat Batuhan Çetin Cumhuriyet’e değerlendirdi.
Çetin, “Öncelikle şu ayrımı yapmak gerekiyor; suç kaydı, adli sicil kaydı değildir. Suç kaydı olarak sunulan şey, Emniyet’in halk arasında GBT olarak bilinen sistemindeki verilerdir. Bu veriler alkollü araç kullanımından, kasten insan öldürmeye kadar uzanan bir yelpazeyi kapsar. Yargılama aşamasına gelmemiş birçok durum da içinde barınabilir. Dolayısıyla toplumda algılandığı gibi 20 yaşında birinin 24 farklı suçtan kesinleşmiş ceza alıp dışarıda dolaşması söz konusu değildir” dedi. Buna karşın genç yaşta bu kadar fazla kaydın bulunmasının başlı başına alarm verici olduğunun altını çizerek, “Bu tablo, hem eğitim ve denetim mekanizmalarının etkisizliğinin hem de sosyal çürümenin bir göstergesidir” dedi.”
‘İNFAZ HUKUKU İŞLEMİYOR’
Çetin, asıl sorunun ceza infaz sistemindeki yapısal bozukluklar olduğuna işaretle “Türk hukuk sisteminin en işlemeyen kurumlarından biri ceza infaz hukukudur. İnfaz kanunu, verilen cezanın büyük bölümünü cezaevi dışında geçirmeye yönelten hükümler içeriyor. Ayrıca her 2-3 yılda bir çıkarılan tahliye yönetmelikleri bu durumu daha da ağırlaştırıyor. Sezon sonu indirimi gibi yapılan bu düzenlemeler nedeniyle birçok mahkûm, kanunda öngörülenden bile kısa sürede tahliye edilmekte. Bu da cezalandırmanın temel amacı olan ıslah ve önlemeyi tamamen ortadan kaldırmaktadır” ifadelerini kullandı.
Katilin ruhsatsız ve kurusıkıdan bozma silahla kampüse girebilmesini de değerlendiren Çetin, “Özel güvenlik uygulamaları çoğu zaman yalnızca görsel caydırıcılık düzeyinde kalıyor. Düğün bahanesiyle herkesi kampüse almış olmaları ihtimali söz konusu. Yakın dönemde savunma sanayisine hizmet eden bir kuruluşa yapılan terör saldırısında da en önemli ihmal, güvenlik hizmetlerindeki yetersizlikti” dedi. “20 yaşındaki bir kişinin silaha bu kadar kolay erişebilmesi, cezasızlıkla birleştiğinde toplumsal güvenliği tehdit ediyor” diyen Çetin, cinayetin çocuk koruma sisteminin ne denli yetersiz olduğunu açığa çıkardığını da kaydetti.