Tutuklanan iş insanları çete lideri de olsa ‘itiraf’ denilerek birer birer bırakılıyor: Etkin pişmanlık bilmecesi
İstanbul Büyükşehir Belediyesi’ne (İBB) yönelik 19 Mart’ta başlayan mali ve terör soruşturmaları kapsamında 86 gün içerisinde toplam 260’dan fazla kişi gözaltına alınırken 150’den fazla kişi ise tutuklandı. Soruşturmaları yürüten İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı’nın paylaştığı bilgilere göre, bugüne kadar çoğunluğunu iş insanlarının oluşturduğu en az 23 tutuklu etkin pişmanlık hükümleri kapsamında ifade vererek cezaevinden tahliye oldu.
Bu isimlerin verdiği ifadelerde çeşitli çelişkilere rastlanırken; cezada indirim veya cezasızlık sağlayan bir ceza hukuku kurumu olarak nitelendirilen etkin pişmanlığa yönelik hukuki tartışmalar da gündeme geldi. Şu ana dek davanın sayılan suçlarından yalnızca “suç işleme amacıyla kurulan örgüte üye olma” suçlamasında etkin pişmanlık hükümlerinin olduğunu söyleyen avukat Kazım Yiğit Akalın, bu koşulun geçerli olabilmesi için ise kişinin örgüt üyesi olduğunu kabul etmesi ve örgütten ayrıldığını beyan etmesinin şart olduğunun altını çizdi. Akalın, soruşturma kapsamında kişilere yöneltilen “ihaleye fesat karıştırma” suçlamasında etkin pişmanlık hükümlerinin bulunmadığına, “rüşvet” suçlamasında ise etkin pişmanlığın oluşması için soruşturma başlamadan önce yetkili makamlara durumun bildirilmesi gerektiğine dikkat çekti.
BİLE BİLE LADES
Bugüne kadar örgüt üyesi olarak suçlanan ancak etkin pişmanlıktan faydalanarak tahliye olan kişilerin teknik olarak rüşvet suçunu ikrar (kabul) ettiklerini vurgulayan Akalın, örgüt üyeliği suçunun ertelenebilecek bir cezaya dönüşebildiğini ancak rüşvet suçunun dört yıldan başladığına dikkat çekerek “Ufak suçtan indirim almak için daha yüksek bir suçu kabul etmiş oluyorsun” diye konuştu.
Akalın şöyle konuştu: “İleriyi hiç kimse düşünmüyor. Ben bu sarmaldan çıkayım, kapağı bir dışarı atayım, tahliye olayım, evime gideyim, Allah büyük, burası Türkiye diyor.” Etkin pişmanlıkta bulunan kişilerin, avukatların yönlendirmesiyle kendilerine isnat edilen suçu hafifletmeye çalıştığını kaydeden Akalın, “Şimdilik irtikap suçu hedefleniyor gibi gözüküyor ancak teşviklerle beraber şu ana kadar anlatılan hikâyeler irtikapın unsurlarını karşılamıyor. Çok sayıda ifadede rüşvet suçunun karşılandığını görüyoruz” ifadelerini kullandı.
ESKİ MASAK BAŞKAN YARDIMCISI: MALİ ANALİZ RAPORLARI İDDİALARI DESTEKLEMİYOR
Eski Mali Suçları Araştırma Kurulu (MASAK) Başkan Yardımcısı Ramazan Başak, İstanbul Büyükşehir Belediyesi’ne (İBB) yönelik devam eden mali soruşturmadaki etkin pişmanlıkçı ifadeleriyle ilgili dikkat çeken bir sosyal medya paylaşımında bulundu.
İktidarı destekleyen medyada, etkin pişmanlıktan yararlananların, çoğunlukla alacaklarını tahsil etmek için belediye başkanları dahil her kademedeki yöneticiye milyonlarca lira rüşvet verdiğinin öne sürüldüğünü belirten Başak, “Bu soruşturmalarda suçlanan kişi ve şirketlerin parasal hareketleri ve mal varlığı araştırmaları MASAK Mali Analiz Raporlarında en ince detaya kadar ortaya konmuştur. Bu kadar çok sayıda rüşvetin verildiği iddia ediliyorsa, bu iddiaların karşılığının hem parasal hem de mal varlığı artışı olarak bu raporlarda olması gerekiyor. Kamuoyunda yer alan raporlara bakıldığında; açıklanmaya muhtaç bazı gayrimenkul işlemleri hariç, raporlarda sözkonusu iddiaları destekleyecek herhangi bir tespit yok” dedi.
Bazı itirafçıların, rüşvet olarak verdikleri paraları elden ve kapalı çantalarla teslim ettiklerini söylediğini hatırlatan Başak, açıklamasında şu ifadelere yer verdi: “Aksi halde elde yeterli kanıt olmadan ve masumiyet karinesi de çiğnenerek sabah akşam birçok kişiyi suçlu ve rüşvetçi olarak kamuoyunda ifşa etmek suçtur ve büyük haksızlıktır. Dün organize suç örgütü lideri ve karaparacı denilen kişilerden bugün muteber kişilikler yaratılmak isteniyorsa, tüm bu iddiaların belirtilen biçimde kanıtlanması şarttır. Aksi halde aynı suçlamalar iddia sahiplerine yöneltilecektir.”
‘İSPAT YOLU ÇOK AÇIK’
Cumhuriyet’e açıklamalarda bulunan Başak, “Bazı kişiler bu parayı nasıl verdim diyor? Çantalar içerisinde. O zaman bunu ispatlamak zorundalar. Şimdi şöyle söylenebilir, ‘tamam suçlanan kişinin mal varlığında bir artış yok ama bu paralar yakınları üzerine alındı veya yakınlarının mal varlığı artışları sağlandı.’ Bunu ispat etmenin yolu da çok açık. MASAK’a bir talimat verirsiniz. MASAK, kişilerin hangi dereceye kadar giderseniz 1-2 derece yakınlarına kadar tüm mal varlıklarını ve parasal mevcutlarını yine ilk suçlanan kişilerde olduğu gibi ortaya koyar ve savcılığa gönderir” ifadelerini kullandı.