Vitrindeki Albümler – 28 Haziran 2025
ZEN-G ‘GOLDSCHOOL’ (SONY MUSİC TÜRKİYE)
Rap camiamızın en üretken ve yaratıcı isimlerinden biri Zen-G, harbi Zeytinburnu delikanlısı…
Yeni albümü “Goldschool” adından da anlaşılacağı üzere hip-hop kültürüne, onun altın çağına bir saygı duruşu niteliğinde. Bu saygı duruşu doğal olarak alemin kolpacılarına bir sitem anlamına da geliyor. Örneğin açılıştaki “Grafiti” adlı parçanın bir satırı, Zen-G’nin sert tavrını çok net ortaya koyuyor: “Ey Türk rapçi, birinci vazifen para için şöhret için kendin için hip-hop’u satmak…”
Sazı ve sözü çok net ve kısa: üç dakikayı bulan parça yok, 14 şarkı toplam 31 dakika sürüyor. Ne söyleyecekse kısa kesiyor Zen-G; söz yazarlığı, flow çeşitliliği ve üretim gücünü net yansıtıyor. Ne de olsa o bir sokak kültürü neferi…
Sound olarak da birden fazla yüzü var Zen-G’nin; drill, trap, klasik rap ve arabesk rap gibi… Bu yüzler farklı dönemlere ve coğrafyalara işaret etse de Zen-G’nin elinde tek bir müzikal silaha dönüşüyor. Hem modern, hem geleneksel…
“Goldschool”u, Zen-G’nin ifadesiyle tanıtacak olursak “kendi altın çağımı başlatırken kariyer kaleme eklediğim tuğla niyetine bir altın külçesi, merdivenimde yeni bir basamak, kendime koyduğum yeni bir çıta mahiyetinde bir albüm”. Hak vermek için en az bir kez dinlemelisiniz.
GÖKSENİN ‘GINA’
Yıllar önce Supradyn ve B Planı isimli topluluklarla tanıdığımız Göksenin Tuncalı, kadınların nadiren boy gösterdiği roker alemimizde en ayrıksı ve takdire şayan karakterlerinden.
İstikrarla sürdürdüğü sahne yaşantısında Kadıköy’ün efsane mekânı Shaft’ın vazgeçilmez yüzlerinden olmuş; yetinmemiş, erkeklerin başaramadığı bir adımı atarak Blues Derneği’ni kurup yönetim kurulu başkanlığı görevini omuzlamıştı. Beste ve albüm çalışmalarını da ihmal etmedi Göksenin. Şimdi üçüncü albümü “Gına” ile yine sahnede.
Bir tutkunun insanı Göksenin; o tutkunun peşini ömür boyu bırakmayanlardan. Tutkunun adı Blues. Ancak “acıya, ayrımcılığa ve yalnızlığa karşı bir Blues-Rock yolculuğu” diye tarif ettiği albümü sadece blues’tan ibaret değil. Burada country-rock’tan rock’n roll’a, slow blues’tan Mediterranean soft-rock’a kadar uzanan bir yelpaze var. Yanı sıra da kavırlar: Alberta Hunter, Bessie Smith ve Yavuz Çetin’den…
Vokal, gitar ve klavyeleri üstlenen Göksenin’in ekibinde gitarcı Gürkan Özbek, basçı Ozan Yeşildal ve davulcu Soner Doğanca yer alıyor. İçerik olarak da her ne kadar ekonomik sıkıntılara, ayrımcılığa, çelişkilere ve hüzne değinse de, eğlenceli tarafı eksik değil. Defalarca dinleseniz de gına getirmeyeceksiniz.