Yurttaşın feryadı mahkemelik oldu

Yurttaşın feryadı mahkemelik oldu

Annesini işyerinde geçirdiği rahatsızlık sonrası iki yıl süren hastane sürecinde kaybeden bir yurttaşın adalet arayışı, bu kez kendi yargılanmasına dönüştü. Yaptığı suç duyurularının sonuçsuz bırakılmasına tepki göstererek Adalet Bakanlığı da dahil olmak üzere kamu kurumlarının özel kalemine “açık mektup” gönderen yurttaş hakkında, “kamu görevlisine hakaret” suçlamasıyla dava açıldı. Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı Basın Suçları Bürosu tarafından hazırlanan iddianamede, yurttaşın 25 Nisan’da Adalet Bakanlığı Özel Kalem Müdürlüğü’ne gönderdiği e-posta ile 10 Mayıs’ta sosyal medya platformlarında yaptığı paylaşımlar suçlamaya dayanak gösterildi. İddianamede kullanılan ifadelerin “onur, şeref ve saygınlığı zedeleyici nitelikte” olduğu ve bu nedenle kamu görevlisine alenen hakaret suçunun oluştuğu öne sürüldü.

Mahkeme dosyasına sunulan savunma dilekçesinde yurttaş, söz konusu ifadelerin kişisel hakaret değil, “kurumsal işleyişe ve adalet mekanizmasının duyarsızlığına yönelik sert eleştiriler” olduğunu kaydetti. Annesinin uzun süre hastanede adalet beklentisiyle yaşam mücadelesi verdiğini ve bu süreçte ağır travma yaşadığını anlatan yurttaş, “Hakaret kastım olmadı, bu ifadeler çaresizliğin ve vicdani tepkinin yansımasıdır. İfade özgürlüğü kapsamında değerlendirilmesi gerekir” dedi.

‘DELİLLER TARTIŞMALI’

Savunmada ayrıca, iddianameye eklenen sosyal medya paylaşımlarının kendisine ait olduğunun hukuken ispatlanmadığına dikkat çekildi. Ankara Emniyeti’nin hazırladığı raporda bu hesapların üçüncü kişilerce açılmış olabileceğinin belirtildiği vurgulandı. “Varsayıma dayalı delillerle mahkûmiyet kurulamaz” denilerek delillerin geçersizliği ileri sürüldü.

Yurttaşın dilekçesinde, anayasa ve Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi kararlarına atıf yapılarak, kamu gücünü kullanan makamların sert, rahatsız edici eleştirileri de tolere etmekle yükümlü olduğu hatırlatıldı.